Forsa Denizcilik, depolama ve inşaat yatırımlarını da sürdürüyor
15 Ocak 2013 Salı 09:41
Forsa Denizcilik, depolama ve inşaat sektöründeki
yatırımlarını da sürdürüyor.
Türkiye ve uluslararası denizcilik ve dış ticaret piyasalarında 2001 yılından
bu yana yük ve gemi operatörlüğü, gemi kiralama, acentelik, forvarderlik,
temsilcilik, dış ticaret, teknik gemi yönetimi, depoculuk ve inşaat alanlarında
faaliyet yürüten Forsa Denizcilik, depolama ve inşaat sektöründeki yatırımlarını
da sürdürüyor. Aktif olarak İstanbul Göztepe merkez ofis ile Silivri, İzmir,
İzmit, İskenderun, Mersin, Antalya, Tekirdağ, Bandırma, Karadeniz Ereğli, Samsun
ve Trabzon ofislerinde faaliyetlerini sürdürdüklerini belirten Forsa Denizcilik,
firma sahibi Murat Hılkın, “Başlangıçta sadece denizcilik ve dış ticaret
sektörlerinde faaliyet gösteren şirketimiz, 2000’li yılların ortalarında
depolama ve 2010’da da inşaat sektörlerinde hizmet vermeye başladı” dedi. İnşaat
sektöründe ofis konseptli bina projeleri ile 2013 yılında da faaliyetlerine
devam edeceklerine değinen Hılkın, “Grup bünyesindeki depo inşası faaliyetleri
de diğer taraftan sürdürülecektir Depoculuk konusunda yeni bir projemiz var.
İzmir’de bulunan tesise ilave olarak İzmit, Mersin ve Samsun bölgelerinde de
kısa ve orta vadeli yatırım planlarımız bulunuyor. Depo inşaatlarının yapılması
projelendirilmiş durumda” diye konuştu.
Dünyadaki küresel krizin etkilerinin görülmeye başladığı 2008 ve sonrasında yaşanan daralmanın yansımalarıyla, Forsa Denizcilik’in yeni stratejiler geliştirip alternatif pazarlar ve sektörlere yöneldiğini belirten Murat Hılkın, “Maliyet esaslı ve sonuç odaklı çalışmalarına hız verdik. 2001 yılından bu yana sıvı ve katık kükürt, sülfürik asit ve çinko oksitte Türkiye temsilciliğini yapmakta olduğumuz Chemtrade Aglobis Ag. firması ile birlikte Türkiye’de yabancı sermaye ortaklı yatırımlar konusunda halihazırda çalışmalarımız devam ediyor. Bu ortaklıkların 2013 sonu, 2014 ilkyarısında hayata geçirilmesi planlanıyor” şeklinde konuştu.
Faaliyet içinde bulundukları sektörlerin tamamında görülen en önemli sıkıntının, Türkiye’de ve dünyadaki finansal aktörlerin piyasalara duyduğu güvensizliğin getirdiği geleceğin belirsizliği ve uzun vadeli bağlantıların yapılamaması nedeniyle oluşan istikrarsızlık olduğunu dile getiren Hılkın, “Buradan çıkışın da ancak tüm oyuncuların sürdürülebilir maliyet esaslı üretim ve işletme modellemeleri ile gerçekçi kar marjlı ve uzun dönemli bağlantıların sağlanmasıyla mümkün olacağını düşünüyoruz” dedi.
“Sektör yeni bir döneme girdi”
Denizcilik sektörünün 2008‘in son çeyreğinde yaşanan emtia krizi ve çöküş ile yeni bir döneme girdiğini anımsatan Murat Hılkın, “1990’lı yılların başından itibaren faaliyet gösterdiğimiz denizcilik sektöründe pek çok kriz yaşandı. Sonrasında 2004-2008 periyodunda dünyadaki bol para dönemi ile tarihinde görülmemiş bir şekilde denizcilik sektörünün yıldızı parladı. An itibariyle görünen odur ki yakın ve orta vadedeki şartlar şirketlere maliyet ve verimlilik esaslı çalışmayı dikte ettirmektedir. Bu münasebetle çalışma bölgelerimizi ve sektörlerimizi çeşitlendirerek gübre, tahıl ve yem hammaddesi taşımalarına, proje taşımacılığı ile kapıdan kapıya her tür ve miktarda taşımacılığı da faaliyetlerimize eklemiş bulunmaktayız” ifadesini kullandı.
Dünyadaki küresel krizin etkilerinin görülmeye başladığı 2008 ve sonrasında yaşanan daralmanın yansımalarıyla, Forsa Denizcilik’in yeni stratejiler geliştirip alternatif pazarlar ve sektörlere yöneldiğini belirten Murat Hılkın, “Maliyet esaslı ve sonuç odaklı çalışmalarına hız verdik. 2001 yılından bu yana sıvı ve katık kükürt, sülfürik asit ve çinko oksitte Türkiye temsilciliğini yapmakta olduğumuz Chemtrade Aglobis Ag. firması ile birlikte Türkiye’de yabancı sermaye ortaklı yatırımlar konusunda halihazırda çalışmalarımız devam ediyor. Bu ortaklıkların 2013 sonu, 2014 ilkyarısında hayata geçirilmesi planlanıyor” şeklinde konuştu.
Faaliyet içinde bulundukları sektörlerin tamamında görülen en önemli sıkıntının, Türkiye’de ve dünyadaki finansal aktörlerin piyasalara duyduğu güvensizliğin getirdiği geleceğin belirsizliği ve uzun vadeli bağlantıların yapılamaması nedeniyle oluşan istikrarsızlık olduğunu dile getiren Hılkın, “Buradan çıkışın da ancak tüm oyuncuların sürdürülebilir maliyet esaslı üretim ve işletme modellemeleri ile gerçekçi kar marjlı ve uzun dönemli bağlantıların sağlanmasıyla mümkün olacağını düşünüyoruz” dedi.
“Sektör yeni bir döneme girdi”
Denizcilik sektörünün 2008‘in son çeyreğinde yaşanan emtia krizi ve çöküş ile yeni bir döneme girdiğini anımsatan Murat Hılkın, “1990’lı yılların başından itibaren faaliyet gösterdiğimiz denizcilik sektöründe pek çok kriz yaşandı. Sonrasında 2004-2008 periyodunda dünyadaki bol para dönemi ile tarihinde görülmemiş bir şekilde denizcilik sektörünün yıldızı parladı. An itibariyle görünen odur ki yakın ve orta vadedeki şartlar şirketlere maliyet ve verimlilik esaslı çalışmayı dikte ettirmektedir. Bu münasebetle çalışma bölgelerimizi ve sektörlerimizi çeşitlendirerek gübre, tahıl ve yem hammaddesi taşımalarına, proje taşımacılığı ile kapıdan kapıya her tür ve miktarda taşımacılığı da faaliyetlerimize eklemiş bulunmaktayız” ifadesini kullandı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder