4 Aralık 2012 Salı

Evakem Kimya, Kendi depolarını kurmaya hazırlanıyor-Sektörel Haber

Evakem Kimya, Kendi depolarını kurmaya hazırlanıyor


04 Aralık 2012 Salı 09:10

İstanbul’un her iki yakasında da kendisine ait depolar oluşturmak için yatırım yapmayı planlıyor.

Sanayinin birçok dalı için kimyevi madde ve hammadde ithalatı gerçekleştiren Evakem Kimya, bu yıl içinde genel amaçlı depolardan çıkarak İstanbul’un her iki yakasında da kendisine ait depolar oluşturmak için yatırım yapmayı planlıyor. 2012 yılı ve sonrasında yatırımlarına hız kazandırmayı planladıklarını belirten Evakem Kimyevi Maddeler Genel Müdürü Serdar Aktaş, bu yıl ilk etapta genel amaçlı depolardan çıkarak, İstanbul’un her iki yakasında da kendilerine ait depolar oluşturmak için yatırım yapacakları bilgisini verdi. 2014 yılı planları arasında ise kendi tank ve dolum tesisleri ile hizmet ağılarımı genişletmek için çalışmalar yapmanın bulunduğunu kaydeden Aktaş, bu önemli yatırımın fizibilite çalışmalarını geçen ay başlattıklarından bahsetti.
Dünyanın birçok ülkesinden kimyevi madde ithalatı yapmak amacıyla 2011 yılında faaliyetlerine başladıklarını ifade eden Serdar Aktaş, “Kimyevi madde toptan iç ve dış ticaret gerçekleştiriyoruz. Sürekli olarak gelişim içinde olan şirketimiz, birçok sanayi kuruluşuna kimyevi madde ve hammadde ithalatı yapıyor. Yapı kimyasalları, tekstil yardımcı kimyasalları, deterjan ve endüstriyel temizlik kimyasalları, boya-vernik ve polyester sanayi kimyasalları, plastik-kauçuk ve poliüretan sanayi kimyasalları, metal ve yüzey işlem kimyasalları, gıda-ilaç-kozmetik kimyasalları, tarım kimyasalları, deri kimyasalları, madeni yağ kimyasalları, ağaç ve orman ürünleri kimyasalları ürünlerimiz arasında bulunuyor” ifadesini kullandı.
İthalat yapmak için Japonya, G. Afrika, Avustralya ve Kanada’yı hedef ülkeler olarak belirlediklerini aktaran Serdar Aktaş, Endonezya, Malezya, Çin, Rusya, Hindistan, Hollanda, Belçika ve Almanya’nın ithalat yaptıkları ülkeler arasında bulunduğunu ifade etti. Yaklaşık olarak 10 sektör için kimyevi maddeler ithal ederek, yurtiçindeki firmaların üretimlerinde kullanmaları için satışa sunduklarını bildiren Aktaş, “İthal ettiklerimiz arasında özellikle yapı ve tekstil yardımcı kimyasallarına daha fazla hitap eden ürünlerin olması, diğerlerine verdiğimiz önemin düşük olduğu şeklinde bir algı oluşturmamalı. Kalıplaşmış şekilde hep aynı ülkelerden benzer ürünlerin, aynı firmalar tarafından ithal edilerek pazara sunulması gibi rutin bir sirkülasyonu ortadan kaldırmayı planlıyoruz. Dış ticaret personelimizin yaptığı çalışmalarla, elimizde bulunan donelere dayanarak yeni ülke, tedarikçi, marka ve ürün arayışlarımızı sonuçlandırarak, ülke üretimine faydalı olmak için çalışacağız” şeklinde konuştu.
Evakem Kimya’nın hızlı ve programlı bir büyüme içinde olduğunu dile getiren Serdar Aktaş, halen devam etmekte olan yüksek müşteri memnuniyetinden de güç alarak 2012 yılında yurtdışı temsilciliklerini, yurtiçi bayi ağını ve depolama kapasitesini daha da artırarak yollarına devam etmek istediklerini belirtti.
“Satış sonrası ödeme vadelerinin uzun olması bizi olumsuz etkiliyor”
Sektörde yaşadıkları sorunlar hakkında da bilgiler veren Aktaş, “Sektördeki en önemli olumsuzluklardan birini, satış sonrası ödeme vadelerinin uzun olması diye düşünmekteyiz. İthalatı yaparken mecburen peşin ödeme yapıyorsunuz, ancak vadeli satıyorsunuz. Eğer vadeli ithalat yaparsanız, devlet sizden ‘kaynak kullanım destekleme fonu’ kesintisi alıyor. Bu fonun, yerli sanayi lehine olarak sorunların ortadan kalkmasına yeterince yardımcı olmadığı açıktır. Bu nedenle yakın zamanda bu fon kaldırılırsa, yerli üretici ve özellikle sektörümüz açısından olumlu sonuçlar doğuracağına inanmaktayız” şeklinde konuştu. Diğer bir olumsuzluk olarak da sektörel bilincin ve bilginin yetersizliğini gösteren Aktaş, bunun getirdiği olumsuzlukların her geçen gün arttığına işaret etti. Bu durumun ortadan kaldırılmasının öncelikle kimya sektöründeki resmi ve sivil kuruluşlara düştüğü görüşünü paylaşan Aktaş, sözlerine şöyle devam etti: “Son olarak belirtmek istediğim konu, son yıllarda tüm sektörlerde görülmekte olan deforme edilme uğraşının sona ermesidir. Sektörel deformasyonların en önemli nedeni, sektöre yeni katılmakta olan bilinçsiz, bilgisiz ve deneyimsiz sermayedar ve idarecilerin, rekabet koşullarını zorlayarak, marjları aşağıya çekmek ve vadeleri uzatmak yönündeki olumsuz ve gereksiz çalışmalarıdır. Bilindiği gibi bu tip firma ve kişiler, zaten bir süre sonra yok olup gitmektedirler. Ancak, yarattıkları depresyonlar ve yıkımlar, onarılması güç yaralar açmaktadır. Sonuç olarak şunu söyleyebiliriz ki, herkes bildiği işi yapmalıdır. Belirtilen yönde faaliyet gösterildiği takdirde, bundan kazançlı çıkacak olanların en başında ülkemiz gelmektedir.”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder